Continental sıfır emisyonlu mobilite yolunda
Teknoloji şirketi ve premium lastik üreticisi Continental, iki ana hedefe odaklanan Hortum ve Boru iş biriminin yeni stratejisini açıkladı. Continental’in otomotiv hortum ve borularından sorumlu Mobil Likit Sistemleri Departmanı Müdürü Philip Nelles, “Hızla büyüyen pazar olarak e-mobiliteyi eskisinden daha güçlü bir şekilde hedefliyoruz. Diğer yandan, otomotiv üreticilerinin emisyonları daha da azaltmasına ve giderek katılaşan emisyon standartlarını karşılamasına yardımcı olmakta kararlıyız. Hortum ve borular, emisyonsuz ve düşük emisyonlu mobiliteye ulaşmada kesinlikle önemli faktörlerdir. Sürdürülebilir hareketliliğe önemli bir katkıda bulunmak için işe buradan başlıyoruz, aldığımız siparişler de zaten bunu gösteriyor. Sadece geçen yıl, Alman, Asyalı ve Kuzey Amerikalı üreticilerin ürettikleri araçların batarya ve hibrit tahrik sistemlerinde kullanılacak hortum ve borular için yaklaşık 275 milyon euro değerinde sipariş aldık” açıklamasında bulundu. Bu trendin nedeni, tüm dünyada sıfır emisyonlu elektrikli ve hibrit araçlara olan talebin artışı ile açıklanıyor.
Temiz, emisyonsuz mobiliteye artan talep
Pazarın dinamik bir şekilde büyümesinin bir göstergesi olarak, Almanya Federal Motorlu Taşımacılık Dairesi 2020’de 194.163 yeni elektrikli otomobil ve 200.469 plug-in hibrit aracın tescil edildiğini açıkladı. Tescil rakamları, bir önceki yıla kıyasla, elektrikli otomobillerde iki katına; hibrit modellerde ise üç katına ulaştı. Continental’in son Mobilite Araştırması da bu talep artışını belgeliyor. Araştırmaya göre, Almanya’da elektrikli otomobil satın almaya ilgisi olan müşterilerin sayısı 2013’ten bu yana iki katına çıkarak yüzde 17’den 35’e yükseldi. Araştırmanın bir başka bulgusu ise Çin’de katılımcıların yüzde 86’sının elektrikli bir otomobil almayı düşünebileceklerini belirtiyor. 2020 Aralık ayının başında açıklanan Emisyonsuz Araçlar için Karbon Nötr programı ile Continental, dünyada emisyonsuz mobilite ve karbon nötrlüğü gibi iki konuyu birleştirerek yeni ve iddialı bir endüstri kriteri belirleyen ilk otomotiv tedarikçisi oldu. Bu program dahilinde, Continental’in sıfır egzoz emisyonlu araçlar (ZTEV’ler) için geliştirdiği tüm ürünler 2022’in başından itibaren karbon nötr üretilecek.
Gelişmiş ısı yönetimi elektrikli ve hibrit araçların menzilini uzatıyor
Gelişmiş ısı yönetimi, Continental hortum ve borularının en önemli özelliklerinden birini oluşturuyor. Bu, elektrikli araç akülerinin 20 ila 40°C arasındaki sıcaklıklarda çalıştırıldığında en verimli olduğu gerçeğinden kaynaklanıyor. Akü ömrü ise bataryaların gelişmiş bir ısı yönetimi ile soğutulması veya ısıtılması ile artırılıyor. Bu nedenle Continental hortum ve boruları, elektrikli ve hibrit araçlarda aküleri ve son derece hassas kontrol devrelerini serin tutmaya yardımcı olurken aynı zamanda diğer faktörlerle birlikte akülü araçların menzilini de olumlu yönde etkiliyor. Nelles, bu durumu “Optimum malzeme karışımı sayesinde ağırlıktan ciddi tasarruf sağlıyoruz. Sonuçta, bir araç ne kadar hafifse, hızlanma ve frenleme sırasında o kadar az enerji kaybı yaşanır ve daha fazla yol kat edebilir” sözleriyle açıklıyor.
Continental borularında ve bağlantı elemanlarında yüksek performanslı plastikler kullanılıyor. Continental’in plastik uzmanlığını geliştirmek için dünya çapında yaptığı çalışmalar, gelecekte kullanılacak hortum ve borular için de bir temel oluşturuyor. Continental’in yüksek teknoloji boruları için bir başka gelecek vadeden uygulaması ise günümüzde iklim dostu soğutucu olarak bilinen R744 kullanan klima sistemleri. Bu yeni nesil borular, yolcu kabininin sıcaklığını yüksek verimli ve iklim dostu bir şekilde düzenlerken ağırlıktan tasarruf etmeye yardımcı oluyor. Bir aracın sıcaklık yönetim sisteminin ayrılmaz bir parçası olarak, verimliliğin ve menzilin artmasına katkıda bulunuyor.
Hortum ve borular katılaşan emisyon standartlarına uyumu kolaylaştırıyor
Continental, otomotiv üreticilerinin giderek katılaşan egzoz ve emisyon standartlarını karşılamasına da yardımcı oluyor. Continental mühendisleri, performansı artırırken ağırlıktan daha fazla tasarruf sağlamayı başardılar. Plastik parçalar, aracın ağırlığının yanı sıra yakıt tüketimini ve karbon emisyonlarını azaltmaya katkıda bulunuyor.