Hyundai’den Elektrikli N Hamlesi: RN22e
Hyundai’nin performanslı modeller için kurduğu alt markası N, benzinli modellerden sonra elektriklilere de el attı. IONIQ 6 temelli RN22e, çok yakın bir gelecekte performanslı EV modeller arasında farkındalık yaratacak ve aynı zamanda segmentine farklı bir bakış açısı getirecek.
Hayatımızın bir çok alanında olduğu gibi otomotiv endüstrisinde de karbon nötrlüğü önemli bir konu başlığı haline geldi. Otomotiv endüstrisi de tıpkı diğer sektörler gibi bu çevreye karşı sorumluluğa uyum sağlamalı ve aynı zamanda üreteceği tüm modellerinde sıfır emisyonu gelecek stratejisi olarak belirlemeli. Yüksek performanslı otomobillerin kavramını baştan sona değiştirmeye kararlı olan Hyundai de, 2012 yılında temellerini attığı N markasının felsefesine ve en son ileri teknolojilere göre adım atmaya başladı.
Hyundai’nin tam elektrikli ve yüksek performanslı bir otomobil vizyonunu sergileyen RN22e, tam olarak çevreye karşı sorumluluğunu yerine getirirken ayrıca 576 beygirlik gücüyle de üst düzey sürüş zevki isteyen kullanıcılara yeşil ışık yakmış oluyor. Elektrikli otomobillerin yüksek performanslı içten yanmalı motorların sunabileceği heyecanı, duyguyu ve sürüş dinamiklerini sağlayıp sağlayamayacağından şüphe duyan motor sporları meraklıları, RN22e ve daha sonra tanıtılacak yeni nesil N modelleriyle rahat bir nefes alabilecek.
Hyundai’nin yüksek performanslı markası olan N, gelecek vizyonu doğrultusunda dinamik viraj alma ve yarış pisti kabiliyetine sahip günlük bir spor otomobil üretmeyi hedefliyor. Hyundai N mühendisleri, elektrikli otomobillerin de heyecan verici zevklerinin olabileceğine inanırken aynı zamanda performanslı EV stratejisini üç ana temaya göre şekillendiriyor. “Viraj”, “Yarış Pisti Yeteneği” ve “Gündelik Spor Otomobil”.
RN22e: motor sporları teknolojisini E-GMP ile birleştiren harika bir örnek.
Hyundai’nin RM Projesi, ilk olarak 2014 yılında ilk prototipi olan RM14 ile dikkat çekmeye başlamıştı. RM terminolojisi, N prototip modelinin “Racing Midship” arkadan itişli özelliğini, orta güç aktarma konfigürasyonunu, ideal yol tutuş dengesini ve çeviklik sağlayan tasarım felsefesini ifade ediyor. RM projesinin başlangıcından bu yana, RM14, RM15, RM16 ve RM19 gibi konseptler üreten Hyundai, ilk elektrikli prototipi olan RM20e’yi de 2020’de görücüye çıkarmış ve orijinal kod adını kullanmaya devam etmişti.
Bu yılın başlarında RN22e ile birlikte elektrikli vizyonunu paylaşan Hyundai, ‘RM’ adını da ‘RN’ olarak değiştirdi. RN isminin ‘R’si Rolling, ‘N’si ise N markasından geliyor. Model adındaki sayı ise üretildiği yılı belirtiyor. Sondaki ‘e’ ise elektrikli teknolojiyi simgeliyor.
RN22e, adlandırma stratejisine ek olarak önceki RM projelerinden de çok farklı. Elektrik teknolojisini kullanan RM20e’den farklı olarak, platformunu Hyundai Motor Grubu’nun E-GMP’sinden (Elektrik-Küresel Modüler Platform) alıyor. E-GMP, 800V ultra hızlı şarj ve ön tekerlekte EV şanzıman ayırıcı kullanıyor. RN22e ayrıca, önceki RM projelerinden elde edilen birçok teknik bilgi ile geliştirilmiş durumda.
IONIQ 6’dan bilgi aktarımı
Hyundai N markası, daha performanslı modeller geliştirmek için yarış pistlerinden faydalanıyor. Örneğin, i20 N, i20 WRC otomobilinden gelirken, Veloster üzerine inşa edilen son RM projelerinin aksine N markası da IONIQ serisindeki en son modelden ilham aldı. RN22e, optimal aerodinamiden yararlanmak için IONIQ 6 tabanlı bir tasarımı kullanıyor.
Tek kavisli profille hazırlanmış tasarım, Hyundai’nin şimdiye kadarki en düşük sürtünme katsayısı olan 0.21’i beraberinde getiriyor. RN22e’nin performansını en üst düzeye çıkarmak için de Hyundai N’in motor sporlarından gelen teknik becerisinden yararlanılıyor.
Hyundai mühendisleri, yere yakın süspansiyon sistemi, vurgulanmış omuzlar, devasa arka spoyler ve büyük bir arka difüzör sayesinde müthiş performans değerlerine imza atan bir model geliştirmiş oldular. RN22e, 2.950 mm dingil mesafesi, 4.915 mm uzunluk, 2.023 mm genişlik ve 1.479 mm yükseklik sunarken aynı zamanda güçlü bir elektrik motorla da donatılmış. IONIQ 6’ya göre daha büyük kapasiteli pil ile donatılan konsept otomobil, sürücülerin ön ve arka tekerleklerde tork gücünü seçmesine olanak tanıyan farklı sürüş modlarını da sunuyor.
Hyundai’nin optimize edilmiş tork dağılımı sağlayan ilk dört tekerlekten çekiş sistemi, RN22e’de hayat bulurken, öndeki elektrik motorunun maksimum çıkışı 160 kW olarak belirlenmiş. Arkada ise 270 kW gücünde bir başka elektrik motoru daha var. Toplamda 430 kW yani 576 BG güç üreten otomobilin maksimum torku ise 740 Nm. RN22e ayrıca, ön ve arkada güç dağıtımına izin veren EV şanzıman ayırıcı teknolojisi ile donatılmış. Bu özellik, Hyundai Motorsport’un ralli parkurlarında elde ettiği tecrübelere göre geliştirilirken direksiyon başında daha fazla heyecan sağlamak için sürüş durumuna göre ön tekerlek motorunun bağlantısını keserek çekiş gücünü dört tekerleğe veya sadece arka tarafa aktarıyor. Böylece çekiş arasında hızla geçiş yaparak daha fazla adrenalin salgılanmasına olanak sağlıyor.
Hyundai, öncelikli olarak önümüzdeki yıl IONIQ 5 N modelini piyasaya sunacak ve daha sonra da performanslı EV model serisine hız kesmeden devam edecek.